Kör Zihniyetlere Karşı Kadınlar ABD Sokaklarında – Kübra Derin

ABD, cinsel şiddetin en yaygın olduğu ülkelerin başında geliyor. Özellikle siyahi bir kadınsanız bu konuda haklarınızı ve canınızı korumak daha da zorlaşıyor.

Siyah pantolon ve tişört giyen yirmi beşlerinde kadın on saat boyunca sokak sokak gezdi. İfadesiz ve sessizdi yürürken. İlk dönemeçte “Bugün ne yapıyorsun?” diye sordu siyahi bir adam oturduğu taburenin üzerinden. Olanca rahatlığıyla, cevap vermeden devam eden kadının ardından bağırdı, “gülümse” diye birkaç defa. Yürümeye devam etti. Karşıdan karşıya geçerken kadının ayırt edemediği bir ses “Naber güzelim, iyi günler” deyiverdi, bir süre ardından yürüyüp seslendi: “Birisi güzel olduğunu itiraf ediyor, biraz gülümse!” Yürümeye devam etti aynı sessizlikle, gözünü bile değdirmeden kimseye. Yürüdü… Etraftaki bir sürü insanla işlek bir caddenin kaldırımından geçerken “Selam bebek” sözlerini işitti genç sarışın bir adamın dudaklarından. Aynı tepkisiz ve sessizlikle başka işlek bir caddeye attı adımlarını. “Tanrı seni korusun” dedi irice bir adam. Başka bir sokağa saptı, “Selam güzellik” dedi tanımadığı bir adam. Adımlarını bozmadan yürümeye devam etti kadın ve adam adımlarını kadınınkine uydurup sesini çıkarmadan takip etti. Bir süre sonra sıkılıp döndü kalabalığın içine…

Manhattan, üzerine bir kamera takarak on saat boyunca Amerika’nın birçok cadde ve sokağında yürüdü sessizce. Yukarıda anlattıklarımı ve daha fazlasını yaşadı. Nasıl da tanıdık Manhattan. Yaşadığı kadınların ortak yazgısı gibi. En işlek caddelerden de en ıssız sokaklardan da geçsen benzer durumları yaşıyorsun.

Bu anlattığım sosyal deney kadın olmanın dünyanın her yerinde benzer zorluklarını hatırlattı bana. Her yerde benzerini yaşasak da her ülkenin kendine özgü zorlukları var, Amerika’da yaşayan kadınların da oraya özgü sorunları var elbette. ABD, cinsel şiddetin en yaygın olduğu ülkelerin başında geliyor. Özellikle siyahi bir kadınsanız bu konuda haklarınızı ve canınızı korumak daha da zorlaşıyor. Tüm dünyada olduğu gibi şiddet, taciz ve kadınların her türlü ayrımcılığa maruz kalması kadınları öfkelendiriyor.

Donald Trump’ın ABD Başkanı seçilmesiyle birlikte kadınların öfkesini daha da arttı. Görevde üç yıldır bulunan Trump, politikaları ve söylemleriyle kadınları sürekli hedef gösteriyor. Başkanlık seçimlerinde telefon görüşmesi sırasında yanına gelen İrlandalı kadın gazeteciye “Gülüşün çok güzel” diyerek sözlü tacizde bulunması, kamera arkasında şakalaşırken kadınları genital organlarından yakalayabileceğini, “çünkü bir yıldız olduğunda buna izin verirler” gibi cinsiyetçi söylemleri en başından beri kadınların tepkisini çekiyor. Görevde bulunduğu üç yıl içerisinde tüm bu söylemlerine devam etmesinin yanı sıra ırkçı ve göçmenlere karşı takındığı tutumlara en güçlü tepki kadınlardan geliyor. Başkan seçildiği gün yüzbinlerce kadın sokağa çıkıp başkan olarak Trump’ı tanımadıklarını dile getirdiler.

İlki 2017’de yapılan Kadınlar Yürüyüşü, bu sene de kitlesel bir katılımla gerçekleşti. Bu eylemlerde feministlerin yanı sıra göçmen kadınlar, sanatçılar da yer aldı. Bu eylemlerde öne çıkan sorunlar ise cinsiyetçi politikaların yanında işsizlik, ücret ve sağlık konularında eşit haklara sahip olmak. Ülke çapında haklarını korumak için bir araya gelen yüzbinlerce kadın haklarından vazgeçmeyeceğini, Trump’ın tüm söylemlerine ve politikalarına karşı mücadele edeceklerini haykırdı.

“Kızlarımıza, yeğenlerimize, torunlarımıza kadınlar arasındaki dayanışmanın ne kadar önemli olduğunu göstermek için buradayız ve kör zihniyetlere karşı çıkmak için toplandık.” Amerikalı sanatçı Olivia Munn’un söylediği bu sözler, kadınların değiştirici ve dönüştürücü gücünü gösteriyor. ABD’deki son yıllarda en kitlesel eylemleri gerçekleştiriyor kadınlar. Trump’ın kadınların aşağılayıcı politikalarını tanımıyor ve karşı çıkıyorlar. Kadınlar tüm dünyada olduğu gibi Amerika’da da özgürlüklerinden, haklarından ve yaşamlarından dayanışma ve mücadeleyle eril devletlere karşı geliyorlar. Erkek siyasetçilerin kadınları görmezden gelerek ürettikleri politikalara karşı dünyadaki tüm kadınlar birlikte ve yan yana eşitlikçi bir dünyanın adımlarını atıyorlar hep birlikte.