Kahraman Mı Kurban Mı? –Ayşe Tansever
İşte Greta’nın çocukluğu, saf yüzü ve duyguları, sıradan halkların onayını almak için kullanılmaktadır. Greta’nın arkasında kapitalizmin yeni soygun projesi yatmaktadır.
Greta Thunberg bir yıldan beri iklim krizine dikkat çekmek için her cuma okulu kırarak İsveç Parlamentosu önünde oturma eylemi yapıyor. Greta’nın eylemi birçok ortaokul ve lise öğrencisini sokaklara döktü. Cuma günleri, artık, birçok Avrupa ülkesinde okul kırma günü gibi oldu. Üniversite öğrencileri de ellerinde pankartlar ve sloganlarla gösterilere başladılar. Eyleme şarkılar bestelendi. Sonuçta bir yıl sonra, geçtiğimiz cuma günü onun öncülüğünü yaptığı, iklim krizine karşı eylemler dünyanın çeşitli kentlerinde 6 milyon insanı sokaklara döktü. Greta Thunberg bir kahraman mıdır? Kimilerine göre Greta günümüzün India Ghandi’sidir. İsveç ve Katolik Kilisesi onu Allah’ın elçisi bir peygamber olarak görüyor. İsa’ya nasıl vaizlerini fısıldadı ise aynı şekilde Greta’ya da iklim krizi konusunda bilgiler verdiğini söylüyor. Geleceğin büyük bir dünya lideri olacağı tahminleri yapılıyor. Ghandiliği ya da peygamberliği bir yana, Greta Thunberg bir kahraman gibi gözüküyor.
Dünya finans liderlerinin Davos toplantısına çağrıldı ve iklim krizini onlara da anlattı. Bunun gibi çağrıldığı birçok uluslararası toplantıda “evimizin” yandığını ve acilen bir şeyler yapılmasının gerekliliğini anlatıyor. Merkel’inden Macron’una, Avrupa Birliği Başkanı’ndan Kanada Başbakanı Trudeau’ya kadar kendisini kabul ettiler. Son olarak BM Genel Kurulu’nda tüm dünya liderlerine konuşma yaptı ve çok sert konuştu. “Evimiz yanıyor, hava kirleniyor, bitki ve hayvan nesli kayboluyor, ormanlar yanıyor ve sizin derdiniz hala para ve ekonomik büyüme. Bir şey yapmıyorsunuz!” dedi. Gözlerinden yaşlar akarak “Sizden bunun hesabını soracağız!” dedi öfkeli öfkeli. Birçok lider tarafından da alkışlandı. Koskoca dünya liderlerine hesap soracaklarını haykıran Greta kahraman gibi gözükmektedir. Tüm dünyada bir kahraman seviyesine yükseliyor. Herkes cesaretine hayran.
Bu koskoca dünya liderleri, dünya sorunlarını çözmeye, yönetmeye soyunmuş bu insanlar bu felaketten haberdar değil mi? Bilmiyorlar mı? Biliyorlar elbette. İklim felaketi ve onun sorumlusunun finans güçleri ve onun temsilcisi politikacılar olduğunu ilk defa Greta söylemiyor. Dünya liderlerinin zenginlerden yana, kar amaçlı insanları ve doğayı sömürdüğünü gençler, bilim insanları ve politikacılar yıllardır söylüyor. Bu konuyu politik hat yapmış Yeşil Partiler var, seçimlere katılıyorlar. Hatta bizim gibi ülkelerde doğruyu söyleyenler, bırakın dinlenmeyi tutuklanıyor, zindanlarda çürüyor. Gizli örgüt kurmakla ve devleti yıkmak gerekçesi ile suçlanıyorlar. Ama Greta konuşturuluyor ve dünyanın önde gelen toplantılarına davet ediliyor. Arkasında halkların toplanmasına izin veriliyor hatta gazeteler aracılığı ile olay kışkırtılıyor. Sanki el birliği ile Greta kahramanlaştırılıyor. Bu garip değil mi?
Evet, dünyamız bir show ile karşı karşıyadır. Kapitalist odakların destek verdiği bir show.
Greta Thunberg’in arkasında bir örgüt var mıdır? Evet, adından pek söz edilmeyen pek çok örgüt vardır. 2007 yılında küresel ısınma alanındaki çalışmaları nedeniyle Nobel ödülüne layık görülen, ABD Devlet Başkanı Clinton’ın Yardımcısı Al Gore’un kurduğu ve ödülünü bağışladığı Climate Reality Project var. Yıllardır iklim kirliliği konusunda çalışıyor. Greta’yı bu çevre örgütünün yüzü olarak da o seçmiştir.
Global Research yazarlarından stratejik riskler danışmanı ünlü William Engdahl, bu iklim eylemlerinin arkasında Yeşil Sermaye olduğunu yazıyor. Bu tabii bizim dini yeşil sermayemiz değil çevreci sermayedir. Engdahl saymaya devam ediyor. “Bir İsveç emlak şirketi olan Vasakronan ilk ‘Yeşil Hisse senetlerini’ piyasaya sürdü”….“Onu Apple, SNCF ve büyük Fransız Bankası Bredit Agricole izledi” diyor ve devam ediyor. “… bu hisse senetini yaratanlar küresel yatırım için oluşturulan 45 trilyon dolarlık fondan ‘iklim dostu’ projelerine para kapma amacını taşıyordu.” (1)
Gene aynı sitede Peter Koenig iklim değişikliği aktivistlerini en baştan beri destekleyenler arasında hepimizin bildiği Soros vakfı olduğunu yazıyor. (2) Gene Engdahl’ın yazısına göre yığınla dünya şirketi bu Yeşil Yatırım Girişimi’nin içindedir. Barclay Bankası, HSBC ve London-Hon Kong Bankası, Çin’in ICBC Bankası, Tata çelikleri, Swiss Re gibi sigorta şirketleri, madencilik devi BHP, Al Gore’in Generation Investmant, 2008 krizinden tanıdığımız Goldman Sachs, JPMOrgan Chase, Bank of America vs. vs. saymakla bitmez yığınla şirket ve banka bu yeşil yatırım projelerinin destekçisidirler.
Wikipedia, sol internet sitelerinden Mother Jones’dan alıntı ile dev petrol şirketlerinden ExxonMobil’in 40 üstünde böyle çevreci örgütü desteklediğini yazıyor ve 2000-2003 arası 8 milyon dolar verdiği söyleniyor. 1999’dan beri bu tür guruplara 55 milyon dolar yatırdığı da ekleniyor. BP petrolleri de var. Birçok taşıma ve elektrik şirketi de bu çevre örgütlerini destekliyorlar.
Amaç yeşil enerji diye kurulmaya çalışılan yeni yatırım alanları için fonlardan para almaktır. Devletler, çeşitli uluslararası kurumlar bu konuya yatırım için fonlar ayırıyorlar. Hatta çoğu ülkede emekli fonlarının da bu alanlara yatırılmasına hazırlanılıyor.
Olay sadece fonlardan para kapmak için Greta gibi aktivistleri yaratıp desteklemekle sınırlı değildir. ABD Demokratları on dört sayfalık Yeşil Yeni Anlaşma (Green New Deal) diye bir kararname açıklayıp geçtimiz şubat ayında Senato’ya sundular. Bu anlaşmanın amacı ABD’yi %100 yenilenebilir, sıfır emisyonlu enerji kaynaklarına geçirmektir. Yeni elektirikli arabalar ve hızlı tren sistemleri ağı kurulacaktır. Yeşil Yeni Anlaşma iddiaya göre yoksulluğu da azaltacaktır. Ülke 10 yıllık bir eylem planının içine sokulacaktır. AB içinde de tüm birliği birleştirici böyle bir Yeşil Yeni Anlaşma çalışmaları vardır. Mesele kapitalist merkez ekonomilerini baştan aşağı yenilemektir.
Ama bunun yapılması için gereken devasa fonlar bizzat yoksul halklara ayrılması gereken fonlardan alınacaktır. İşte Greta’nın çocukluğu, saf yüzü ve duyguları, sıradan halkların onayını almak için kullanılmaktadır. Greta’nın arkasında kapitalizmin yeni soygun projesi yatmaktadır.
Yeşil Projeler ya da Yeşil Yeni Anlaşmalar neyin nesidir? Gerçekten iklim kirliliğini ortadan kaldıracak projeler midir? İklim kirliliği kar peşinde koşan, bu nedenle sömürüden başka bir amacı olmayan finans kapital güçlerinin gerçekten iyi niyeti midir? İklim kirliliğini gördüklerinden başka bir yöne mi evrimleşmektedirler?
sendika.org’da Kerem Cankoçak’ın iklim değişikliği üzerine yazdığı yazısından, bu konunun karmaşık ve her şeyin yerli yerinde olmadığını anlarız. (3) Tarafsız bilim adamları henüz iklim kirliliği konusunda neyin doğru olduğunda tam bir anlaşma sağlamış değiller. Yeşil yatırım projelerine bakıldığında da projelerin yeşillikle alakaları yok gibi gözükmektedir.
Bu çok boyutlu, belirsizlikler taşıyan konuda birkaç şey yazalım:
Yeşil enerji diye yapılan o devasa rüzgar güllerinin devasa metal olduğu ve metallerin çıkarımı ve yapımında büyük bir çevre kirliliği yaratıldığı, ayrıca yerleştirilen alanlardaki bitki ve hayvan yaşamına zarar verdiği savunularak birçok çevreci tarafından karşı çıkılıyor. Aynı şekilde elektrikli araba, motor ve tren ağları yapmak da aynı şeydir. Devasa fabrikalarda yeniden çevre kirletiliyor. Ayrıca bu taşıtların elektrik depolama şarj aletlerinin komplike metaller ile dönüşümü çok kirleticidir. Bu metallerin üçüncü dünya ülkelerinden çıkarımı maden çıkarım tekellerine büyük karlar sağlarken yine çevre kirletecektir. Petrolle çalışan arabaların atılıp yenilerinin devreye sokulması gene büyük bir doğa kirliliği demektir.
Dev gıda tekellerinin de çok karı olacaktır. Elektrik, yakıt ve gübre fiyatları özelleştirilmeler ile çok pahalandı ve küçük çiftçi tarım yapamaz hale geldi. Yeşil Yeni Anlaşma, toprakların büyük çaplı yapılması ile tarım ve yiyecek fiyatlarının ucuzlayacağını savunuyor. Böylece doğal üretim daha da yok olacaktır. Ormanlar, bio çeşitlilik tahrip edilecektir.
Asıl en önemli nokta en büyük çevre kirliliği unsuru savaş ve silahlardır. Bugün Pentagon’un tüm dünya üzerindeki binalarında kullanılan enerji miktarı Norveç, Finlandiya gibi ülkelerin toplam kullanımından fazladır. Savaş uçakları ve silahları sırf petrol ile çalışabiliyorlar. İklim kirliliğinin en baştaki nedeni savaşlardır. Üretimi bir kirlilik; kullanımı başka bir kirlilik yaratıyor. Dikkat edilirse Greta tüm dünya liderlerine savaşla, silahlarla ilgili tek kelime etmemektedir.
Greta’nın çocukluğu, saflığı ve samimiyetinin arkasında bu hinoğluhin, dünyamızı asıl kirleten finans kapital güçleri vardır. Kar hırslarını bu kez bu Yeşil Ekonomi yani yeni çevre kirlilik furyasının arkasına gizliyorlar. Bu doğrultuda yoksul halkların sırtından alınacak yeni fonlarla yeni sömürülere başlayacaklar. Hatta onların emeklilik fonlarını da kullanarak geleceklerini çok yönlü bir şekilde karartacaklardır. Bu nedenlerle de Greta aslında bir kahramandan çok kurbandır. Savunduğu haklı davada tuttuğu yolun sahteliğini; çıktığı yolun, karşı çıktığı ile aynı olduğunu göremiyor. Greta gerçek düşmanlarının bir kurbanıdır. Ama çevre kirliliği sorununu kapitalizmin yarattığını göze batırması ve sorunu dünya gündeminin üst sıralarına getirmesi önemlidir ve bu anlamda desteklenmelidir.
Dip notlar:
- William Engdahl “Climate and the Money Trail” Global Research 23 Eylül 2019
- Peter Koenig. “Peace Versus Climate”, 23 Eylül 2019 Global Research
- Kerek Cankoçak “İklim Değişikliği Tartışmalarında Madalyonun Öteki Yüzü” 26 Eylül 2019 sendika.org