Tekrar – Mehmet Yılmazer
Yeni savaş oyununa karşı Cumhur İttifakı’nı çok sinirlendiren “soğan fiyatlarını” ve demokrasi talebini her gün haykırmak bildik senaryonun tekrarını engelleyebilecek en önemli yoldur.
Geçen haftaya damgasını Erdoğan-Bahçeli görüşmesi vurdu. Sadece bu görüşme bile Cumhur İttifakı’nın önemli gelişmelere hazırlandığını gösteriyor. Yine ülke yüksek gerilim hattı gibi. S-400, Doğu Akdeniz’de doğal gaz araması, Fırat’ın doğusu, Merkez Bankası operasyonu, gerilim üzerine gerilim.
Seçim sonrası, iktidarın stratejisinde bir ‘yumuşama’ olur mu soruları doğal olarak gündeme gelmişti. Fakat ilk işaretler böyle bir gelişmenin olmayacağı göstermişti. Son yaşananlar bugüne kadar gelen stratejinin devam edeceğinin kesin kanıtları oldular. İktidar bildiği yoldan devam edecektir.
Erdoğan, Bursa’da “Fırat’ın doğusuna gireceğiz” diyerek savaş işareti verirken, aynı gün Diyarbakır’dan HDP “barış” çağrısı yapıyordu. İktidar savaşta kararlı görünüyor. Hem Bahçeli hem de Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nu mermi fiyatlarıyla uyardı. Cumhur İttifakı mermi fiyatlarını öne çıkartırken, CHP soğan fiyatlarına vurgu yapıyor. Hitler Almanya’sını andıran sahneler…
Yeniden bildik bir oyunun içine mi giriliyor? Son beş yıldır hemen her aşaması ezberlenen bu oyun bir kez daha mı oynanacaktır? Büyük bir olasılıkla evet! Soru aynı senaryonun tekrar edip etmeyeceğinde değildir, bu kısır çemberin nasıl kırılacağındadır. İstanbul seçim yenilgisinin ve ekonomik krizin basıncıyla iyice bunalan Saray, savaşla bu çıkmazdan bir çıkış yolu bulabilecek mi? Bu soruya yakın zamana kadar “bir yolunu bulur” cevabı veriliyordu; İstanbul yenilgisi artık bu cevabı geçersiz hale getirmiştir.
Aynı senaryonun tekrarını engellemek elbette kendiliğinden olmayacaktır. İstanbul seçimleri kazanıldıysa arkasında güçlü bir çalışma vardır. Fakat en az bunun kadar önemli olan kitlelerin önemli bir bölümünün iktidar tarafından oynanan oyunu kavramasıdır.
Fırat’ın doğusu senaryosu ortaya İstanbul seçimlerinden daha zor bir tablo çıkaracaktır. Beka sorunu yeniden sahne alacak ve milliyetçi duygular sonuna kadar coşturulacaktır. Bahçeli-Erdoğan görüşmesi sonrası İyi Parti’ye yapılan çağrı Bahçeli’nin neye hazırlandığını yeterince gösteriyor.
İktidar her geçen gün şiddeti artan krizin etkilerini ve siyasal yıpranmışlığının tahribatını Fırat’ın doğusu ile örtebilecek midir? Eğer senaryo öncekiler gibi işlerse böyle bir olasılık elbette vardır. “Vatan söz konusu olunca her şey teferruat” haline getirilebilirse, ortaya yeni Samsun veya Yenikapı manzaraları çıkarsa Cumhur İttifakı’nın eline günahlarını örtecek güzel bir örtü verilmiş olacaktır.
Bu oyunun tekrarı güçlü bir siyasal duruş ile engellenebilir. Ancak seçimlerdeki Erdoğan’a kaybettirme taktiği bu senaryo için aynen geçerli değildir. Fırat’ın doğusu ile yeniden ayağa kaldırılacak şovenist duygular İstanbul seçimlerini kazandıran güçlerin konumunu kaçınılmaz bir şekilde etkileyecektir. Ne yapılmalı?
Aslında yapılacaklar bir ölçüde açıktır. Sorun güçleri seferber edebilmektedir. Kılıçdaroğlu’nun belediye başkanları ile yaptığı toplantıda soğanın fiyatından bahsetmesi Bahçeli’yi çok sinirlendirmişti. “Senin merminin fiyatından haberin var mı? Soğan fiyatıyla uğraşarak Kılıçdaroğlu ne yapmak istiyor?” diyerek CHP liderini azarlamıştı. Cumhur İttifakı’nın örtmek istediği “soğan fiyatıdır”. Yani bütün şiddetiyle yaşanan ekonomik krizdir. İnsanların cebi alev alev yanıyor.
Öte yandan keyfilik zirve yapınca yıllardır adalet ve demokrasi özlemi birikmiştir. İstanbul seçimleri keyfiliğin en son oyununa karşı büyük bir tepki biriktiğini göstermiştir. Yeni savaş oyununa karşı cesaretle iki talebi en yükseğe çıkartmak gerekiyor: Demokrasi talebini ve krizin getirdiği yıkımı gözler önünde sergilemek!
Yeni savaş oyununa karşı Cumhur İttifakı’nı çok sinirlendiren “soğan fiyatlarını” ve demokrasi talebini her gün haykırmak bildik senaryonun tekrarını engelleyebilecek en önemli yoldur. Kitlelere yaşanan hemen tüm gerilimlerin kaynağında Cumhur İttifakı’nın yattığı konusunda ne ölçüde ikna edebilirsek oyunun tekrarı o ölçüde imkansız hale gelebilir.