Bağımsız Direnişçi İşçiler Sendikası: “İşçilerin dayanışmasını, birlikte örgütlenmesini istiyoruz. İş kolu sendikacılığını kabul etmiyoruz”

BURSA – Bağımsız Tekstil İşçileri Sendikası (BATİS), 7’nci genel kurul toplantısını Bursa’da kendi sendika yerleşkesinde gerçekleştirdi.
BATİS, aldıkları kararla isimlerinin artık Bağımsız Direnişçi İşçiler Sendikası (BADİS) olduğunu açıkladı. BATİS’in temel sektörü tekstil olsa da asıl hedeflerinin işçilerin dayanışmasının önünde engel olan ‘iş kolu sendikacılığını’ ortadan kaldırmak olduğunu vurguladılar.
Genel Kurul toplantısında açılış konuşmasını yapan önceki dönem BATİS Genel Başkanı Pervin Şahin açıklamasında ekonomik krizin kadınlar, işçiler üzerindeki baskısından ve geçtiğimiz gün asgari ücrete yapılan zamdan bahsetti: “Asgari ücrete yapılan zamlar lütuf değil bizlerin hakkı. Böylesine bir kriz ortamında yapılan zam gerçeği yansıtmıyor. Bizler, bizi gerçek anlamda temsil edenleri seçmek zorundayız artık. Bu ülkenin demokrasiye, barışa çok ihtiyacı var. Bulduğumuz her fırsatta yan yana gelmeye çalışıyoruz. Böylesine kriz dönemlerinde yapılan her şey çok değerli.” dedi.
Alınan kararla BADİS sendikası yeni genel başkanı Metin Burak oldu. Burak “1980 darbesiyle başlayan burjuvazinin saldırısı halen devam ediyor. 2003 yılında kabul edilen 4857 sayılı iş kanunu ile iş yükü ağırlaştırılıyor. İşçilerin hakları gasp edilmeye hızlı bir şekilde devam ediyor. 2008 yılında 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile 1 Mayıs 2008’den itibaren ilk defa sigortaya girenlerin emeklilik yaşı 65’e yükseltilerek ömür boyu sisteme çalışma, emekli olma umudu sona erdirilmek isteniyor. 2012’de kabul edilen 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu ile kapitalist burjuvazinin yandaş sendikalarını korumak için getirilen 0/0 1 iş kolu ve 0/0 50 +1 iş yeri barajlarıyla, işçi sınıfı çizgisinde yeni kurulmuş veya kurulacak olan sendikaların işçilere toplu iş sözleşmesi yapması engelleniyor. Bunlar gibi çok fazla örnek var. Bugün sınıf mücadelesi veren devrimci işçi sendikaları olmasaydı kıdem tazminatı yıllar önce fona devredilip gasp edilerek kaldırılacaktı.” dedi.
Açıklamanın devamında Burak, isim değişikliğine değinerek “Amacımız sendikal dayanışmanın, bir arada örgütlenmenin önüne geçen iş kolu sendikacılığına karşı mücadele etmek ve sonlandırmak. Tek sendika ile bütün iş kollarına hizmet vereceğiz.” dedi.
Son olarak Burak, asgari ücrete yapılan zamlara da değinerek “Bu asgari ücret kadar işçi sınıfı Türkiye tarihinde aldatılmadı. Öyle aldatıldı ki bu sefer bunun acısı süreç içerisinde çok kötü çıkacak. Tam anlamıyla işvereni daha fazla zenginleştirmek, işçiyi daha fazla sömürmek için işverenin girdilerini ortadan kaldıran bir asgari ücret oldu. Burada AGİ’ler kalktı. Burada engelli ücretleri kalktı. Yarın emeklilikte düşüklükler daha fazla başlayacak. Ama insanlar öyle bir hal aldı ki içinde olduğumuz ekonomik krizden kaynaklı maalesef sadece evine giren parayı düşünüyor.” dedi.