Sheraton işçisi: “Çalışırken tehdit edildik”

Bursa Sheraton otelde 4 yıldır restoran müdürü olarak çalışan Murat Aydın, pandemi bahane edilerek işten çıkarılan sekiz işçiden biri. Aydın’a göre asıl neden, aynı otelde birlikte çalıştığı arkadaşlarıyla birlikte sendikaya üye olmaları ve haklarını talep etmeleri.

Murat Aydın

Pandemi döneminde zor koşullarda çalıştırıldıkları ve hak gasplarına uğradıkları için sendikalı olduklarını belirten Murat Aydın, yaşadıklarını Karşı Mahalle’ye anlattı. 

Ne kadar süredir çalışıyordunuz? Nasıl bir süreç yaşadınız?

Hizmet sektöründe yaklaşık 12 yıldır çalışmaktayım. Bursa Sheraton otelde 4 yıldır restoran müdürü olarak görev yaptım. Pandemiyle beraber işletmemizdeki baskılara, mobbinglere karşı arkadaşlarımızla karar verip sendikalaşma yolunu seçtik. Örgütlenme sürecinde çok engellerle karşılaştık. Pandemi sürecinde kısa çalışma ödeneğiyle izne çıkan arkadaşlarımızın yokluğunda biz çalışanlara fazlasıyla iş yükü bindirildi. Onun yanı sıra fazla mesai yapmak istemeyen arkadaşlarımıza kısa çalışma ödeneği bittikten sonra, ‘bedelini ödeyeceksiniz’ tarzında söylemlerde bulundu yöneticilerimiz.

Genel müdürümüzün tehditlerine çok maruz kaldık; kafa kesmeyle, kafamızı koparmakla birçok kere tehdit etti kendisi. Yasal olmayan mesailere bırakıldık. Sabah vardiyasında çalıştığımda örneğin yedide gidip saat üçte mesaim bittiğinde bir iki saat dinlendirilip; sünnet düğünlerinde diğer etkinliklerde fazlaca mesaiye bırakıldım. Günlerce aylarca böyle sürdü.

Teknik serviste çalışan arkadaşımız kısa çalışma ödeneği alıp, otelde çalışmaya devam etti. Bulaşıkhanede çalışan arkadaşlarımıza fazla iş yükü bindi.  Çıkan arkadaşlarımızın yerine işçi alınmadı. Bu süreçler bizi sendikalaşmaya itti. Arkadaşlarımızla yaklaşık bir yıl kadar önce örgütlenmeye başladık işletmemizde. Artık sendikalaşmak kaçınılmazdı; haklarımıza sahip çıkabilmek için yapmamız gerekiyordu. Örgütlenmeye o şekilde başladık. Otelimizde 140-160 kişi çalışıyor, biz bu süre zarfında 30-32 üyeye ulaştık ve her geçen gün daha fazla yapacağımıza inancımız tamdı. Çünkü olağanüstü mobbingler vardı; olağanüstü ihlaller vardı.

Bundan bir süre önce isimlerimizin yöneticiler tarafından tespit edildiği haberini aldık. Ağustos’un beşi itibariyle ise, departman yöneticilerimizle beraber genel müdürümüz bizi (8 kişi) çağırdı ve işimize son verildiğini söyledi.

Hangi gerekçeleri sundular?

İşverenimiz işten uzaklaştırma gerekçesi olarak, Covid 19’un hizmet sektöründe yaratmış olduğu handikapları öne sürdü. Bununla beraber küçülmeye ve yenilenmeye gideceklerini, bizi bundan dolayı işten çıkardıklarını söylediler. Ama biz çıkarıldıktan sonra işletmemizde çeşitli şekillerde ekstra personel alımı devam ediyor. Bu da işletmenin hala elemana ihtiyacı olduğunu gösteriyor.

Şu an otelde çalışanların durumu nedir?

Şöyle, işimize son verildikten sonra içerdeki arkadaşlarımızla iletişimimiz kesilmedi.  Otel yönetiminin Eylül ayı ile beraber çalışan arkadaşlarımızın maaşlarına 250 ile 500 TL arası artış yapacağı konuşuluyor. Ayrıca herhangi bir isteklerinin olup olmadığı sıklıkla sorulmaya başlanmış. Kahvaltı ve sinema etkinlikleri ile ilişkileri ılımlılaştıracak köprüler oluşturuyorlar. Biz de şunu sorduk; daha önce neredeydiniz?

Bundan sonrası için ne demek istersiniz?

Bizler çalışanlar olarak orada hiçbir suç işlemedik. Yüz kızartıcı bir iş yapmadık. Tamamen anayasanın bize vermiş olduğu hakkı, sendikalaşma hakkımızı kullandık. Bundan dolayı işimize son verildi. Geçen pazartesi otel önünde basın açıklamamızı yaptık. İçeride üyelerimize halen baskılar var. Basın açıklamalarını yapmaya devam edeceğiz. Üyelikler halen devam ediyor. Talep çok çünkü baskı çok, yıldırmalar çok. Hakkımızı arayacağız sonuna kadar, asla pes etmeyeceğiz.

Özellikle işsizliğin, ekonomik krizin, olumsuz şartlarda çalıştırılmanın ve güvencesizliğin arttığı bu dönemde çalışanların yan yana gelerek dayanışması, haklarını korumak için örgütlenmesi oldukça önemli. Haklarımızı aramaktan vaz geçmeyeceğiz.