Antakya’da Kadınlar: “İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz!”

Türkiye, cuma gece geç saatlerde Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararıyla İstanbul Sözleşmesi’nden çekildi.

20 Mart gecesi Erdoğan’ın imzasıyla yayımlanan karar ile Türkiye, İstanbul Sözleşmesi’nden resmen çekilmiş oldu.

Birçok kentte sokağa çıkan kadınlar Cumhurbaşkanı’nın kararını protesto etti.

Antakya’da kadınlar bugün Antakya Gazeteciler Cemiyeti’nde basın toplantısı düzenleyerek kararı protesto etti.

Antakya Kırkyama Kadın Dayanışması, Hatay Psikologlar Derneği, Hatay Barosu Kadın Hukuku Komisyonu, Antakya Gazeteciler Cemiyeti Kadın Komisyonu ve Ses Hatay Şubesi’nin düzenlediği basın toplantısında yapılan açıklama şöyle:

Basına ve Kamuoyuna

İstanbul Sözleşmesi biz kadınların yaşam güvencesi asla vazgeçmeyeceğiz! Erkekler tarafından bir gecede kararname ile feshedilen bu kararı tanımıyoruz. Söz konusu olan biz kadınların yaşamıdır. Bir an önce bu karardan vazgeçilmelidir!

Geçtiğimiz günlerde 70 baronun imzasıyla açıklanan metinde İstanbul Sözleşmesi’nin hala yürürlükte olduğunu biliyoruz. 3718 sayılı Cumhurbaşkanlığı kararı ile İstanbul Sözleşmesi’nin feshi kararı hukuki açıdan yok hükmündedir!

Yasa ile yürürlüğe giren İstanbul Sözleşmesi normlar hiyerarşi itibariyle Cumhurbaşkanı kararı ile feshedilemez. Buna izin vermeyiz!

Kadınlara yönelik şiddeti önleyen, koruyan, kadınları güçlendirecek destek mekanizmalarını oluşturan ve failleri cezalandırma yükümlülüğü veren bir sözleşmeden çekilmek, devletin bu yükümlülüklerden kaçması anlamına gelir. Kadın cinayetlerine karşı, erkek şiddetini önlemek için sorumluluk almayı reddettiği anlamına gelir. Bu devletin kadınlara karşı olduğu anlamına gelir.

Peki, feshedilmek istenen İstanbul Sözleşmesi’nin bizler açısından önemi nedir?

– Kadınları, çocukları, LGBTİA+ları her türlü şiddete karşı korumak

– Kadına yönelik şiddet ve ev içi şiddeti önlemek,

-Kadına yönelik her türlü ayrımcılığın ortadan kaldırılmasına katkıda bulunacak politikalar üretmek,

-Kadınları güçlendirecek somut politikalar üretmek.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NİN AMACI

– Avrupa Konseyi’nin, kadınlara yönelik şiddet ve ev içi şiddetin önlenmesi ve bunlarla mücadeleye ilişkin bu yeni sözleşmesi, ciddi bir insan hakları ihlali oluşturan bu sorunu en kapsamlı şekilde ele alan bir uluslararası anlaşmadır. Bu tür şiddete sıfır tolerans gösterilmesini hedeflemektedir ve Avrupa ile onun sınırlarını da aşan geniş bir alanda daha güvenli yaşanabilmesini sağlama yolunda önemli bir adımdır.

– Şiddetin önlenmesi, mağdurların korunması ve şiddet uygulayanların adalete teslim edilmesi, bu sözleşmenin temel taşlarını oluşturmaktadır. Esas itibariyle, erkeklerle kadınlar arasında daha fazla eşitlik sağlamaya yönelik çağrının yeniden yapılmasıdır; zira kadınlara yönelik şiddetin kökleri, toplumda erkek ve kadın arasındaki eşitsizliğe dayanmaktadır.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİNİ İMZALAYAN DEVLETLERİN YAPMASI GEREKENLER

Önleme

– Kadınlara yönelik şiddetin kabullenilmesine neden olan tutumların, toplumsal cinsiyet rollerinin değiştirilmesi;

– Mağdurlar üzerinde çalışan profesyonel kadroların eğitilmesi;

– Farklı şiddet türleri ve bunların travma yaratıcı özellikleri hakkında farkındalık yaratılması;

– Eğitimin her kademesinde, eşitliği ele alan konuların ders müfredatına dâhil edilmesi;

– Halka ulaşabilmek için STK’larda, kadın örgütleriyle, medyayla ve özel sektörle işbirliği yapılması.

Koruma

-Tüm tedbirler içinde, mağdurların ihtiyaçlarına ve güven içinde olmalarına en büyük önemin verilmesinin sağlanması;

– Mağdurlara ve çocuklarına psikolojik ve hukuki danışmanlığın yanı sıra tıbbi yardım da sağlayan özelleşmiş destek hizmetlerinin düzenlenmesi;

– Yeterli sayıda sığınak tahsis edilmesi ve günün her saati kullanılabilecek ücretsiz telefon yardım hatları sağlanması.

Yargılama

– Kadınlara yönelik şiddetin suç sayılmasının ve gerekli cezaların verilmesinin sağlanması;

– Herhangi bir şiddet eyleminin bahanesi aranmaksızın kabul edilmemesinin sağlanması;

– Soruşturma ve yargılama sürecinde mağdurların özel koruma tedbirlerinden yararlanmalarının sağlanması;

– Kolluk kuvvetlerinin yardım isteyenlere anında yardıma gidebilmelerinin ve tehlikeli durumlara yetkinlikle müdahale etmelerinin sağlanması.

Bütüncül politikalar

– Yukarıda belirtilen tüm tedbirlerin kapsamlı ve koordineli politikaların bir parçası olmasının sağlanması ve kadına karşı şiddete karşı bütüncül bir politika geliştirilmeli.

Peki, şimdi soruyoruz size, İstanbul Sözleşmesi sizi neden rahatsız ediyor?

İstanbul Sözleşmesi bizlerin yıllardır süren mücadelesi sonucu yazıldı. Çıkma kararını asla tanımıyoruz! Bu kararın kadınlar tarafından hükmü yoktur! İstanbul Sözleşmesi gerektiği gibi uygulanana, erkek şiddeti son bulana kadar mücadelemiz devam edecek.

Bilinsin ki sonuna kadar mücadele edeceğiz ve haklarımızı geri alacağız. Kadınların, kız çocuklarının ve LGBTİ+’ların şiddetin hedefi haline getirilmesine karşı direneceğiz. Bu kararı tanımıyoruz, kabul etmiyoruz! Tek bir kadın, tek bir çocuk, tek bir LGBTİA+ bu ülkede tehdit altında kalmayıncaya kadar İstanbul Sözleşmesi’ni ve 6284’ü uygulamak, haklarımızı, hayatımızı korumak ve işinizi yapmak zorundasınız.

Bu ülkedeki tüm partilere sesleniyoruz! İstanbul Sözleşmesi’nden ayrılıyoruz demek kadınları, çocukları ve LGBTİ+ları ölüme, tecavüze, tacize, istismara maruz bırakmak,  failleri, erkek şiddetini korumak demektir! Haklarımızdan vazgeçmeyeceğiz.

Ancak bir imzayla uluslararası sözleşmeden ayrılmaya kalkmak bu ülkedeki tüm kadın ve LGBTİ+ları varlığına, haklarına açık saldırı demektir. Bilinsin ki sonuna kadar mücadele edeceğiz ve haklarımızı geri alacağız. Tüm hukuksuz eylemlerinize, faillerin sırtının sıvazlanmasına, kadınların, kız çocuklarının ve LGBTİ+’ların şiddetin hedefi haline getirilmesine karşı direneceğiz. Bu kararı tanımıyoruz, kabul etmiyoruz! Tek bir kadın, tek bir çocuk, tek bir LGBTİ+ bu ülkede tehdit altında kalmayıncaya kadar İstanbul Sözleşmesi’ni ve 6284’ü uygulamak, haklarımızı, hayatımızı korumak ve işinizi yapmak zorundasınız.

Kadınların öldürülmediği, çocukların istismara, LGBTİ+ların sistematik şiddet ve ayrımcılığa maruz bırakılmadığı bir ülkede yaşamak istiyoruz.

İstanbul Sözleşmesi biz kadınların yaşam güvencesi asla vazgeçmeyeceğiz!

Patriyarkaya karşı İstanbul Sözleşmesi Yaşatır demeye devam edeceğiz.