Halkın parası yandaşlara peşkeş çekiliyor
Orhangazi’yi yönetenler o zamandan beri, insan sağlığını ve Nadir su toplama havzasını tehdit eden taş ocaklarını bölgeden uzaklaştırmamış ve halkı bu konuda aydınlatmamıştır. Rapordan sonra görev yapan bütün Belediye Başkanları ve yöneticileri bu suça ortak olmuşlardır. Halkın sağlığı ve temiz su hakkı, birilerinin ticari çıkarlarına feda edilmiştir ve halen edilmektedir.
Halk açlık ve soğukla boğuşurken, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur efendi halkın vergilerinden oluşan belediye bütçesini, “büyük tonajlı vasıtaların mahalle içerisinden geçmesi tehlike arz ettiği” gerekçesiyle, taş ocağı işleten yandaş şirketlerin ocak yollarının, ana yola bağlantısını sağlamak gerekçesiyle peşkeş çekiyor.
Taş ocaklarına ait malzemeyi taşıyan büyük tonajlı vasıtaların kullandığı, Hürriyet Mahallesi içinden geçen yolun yerine, yeni yol yapılacağı haberleri üzerine Cimer’e verdiğimiz bilgi edinme dilekçesini Bursa Büyükşehir Belediyesi cevapladı.
Verdiğimiz dilekçe ile Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan, yolun kim tarafından yapıldığını, maliyetini, yol için kamulaştırma yapılıp yapılmayacağını, yapılacaksa kamulaştırma maliyetinin kim tarafından karşılanacağını; bu bedelin taş ocakları sahiplerinden tahsil edilip edilmeyeceğini ve belediyelerin, özel kişilerin ticari kazançları için onların kullandıkları yolları yapma görevi var mıdır, deyip; bunun yasal dayanağını sorduk.
Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanlığı verdiği yanıtta: mahalle içerisinden geçen yolun tehlike arz ettiğini, yolun yapımına Büyükşehir Belediyesi tarafından başlandığını, kamulaştırma çalışmalarının devam ettiğini, kamu yararı, can ve mal güvenliği söz konusu olması sebebiyle, yolun yapım ve kamulaştırma bedeli için taş ocakları sahiplerinden ücret alınmayacağını, belirtmiştir.
Öncelikle belirtelim ki, maden mevzuatı belediyenin söylediklerinin tam tersini söylüyor. Mevcut yol, taş ocakları açılırken, işletme projesine uygun olarak, ocakları işletenler tarafından yapılmış olsa ve sonradan bu güzergâh değişikliği söz konusu olsaydı, belediyenin bu yeni yolun masraflarını karşılamasını biraz olsun anlardık. Ama böyle bir şey söz konu değil.
Maden Kanunu ve yönetmeliğine göre, maden ruhsat sahası dışındaki yol ve cevher taşıma hatlarının yapım sorumluluğu maden ruhsat sahibine aittir. Yeni bir yol projelendirilmesi ve gerekli kamulaştırma giderlerinin de ruhsat sahibince karşılanması gerekir.
Orhangazi’nin batısında Nadir su kaynağı, su toplama havzasında yer alan taş ocakları, ruhsatları iptal edilip batı yönünde 5 km. uzağa taşınması gerekirken, tam tersine halkın parasıyla bu ocakların anayol bağlantısı Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılıyor.
Jeoloji Yük. Müh. Hidrojeolog rahmetli Prof. Dr. Baki Canik’in bölgede yaptığı arazi çalışmaları sonucunda hazırladığı ve Orhangazi Belediyesi’ne sunduğu raporda (28 Eylül 1990) : “Orhangazi ve dolayında insan sağlığını tehdit eden bu taş ve kireç ocaklarının faaliyetlerinin en kısa sürede durdurulması gerekmektedir. Belirli sayıdaki insanların geçim kaynağı olan bu ocakların, faaliyeti sırasında yukarda belirtilen olumsuzluklara neden olmayacağı bir alana nakledilmesi uygun olacaktır.” demektedir.
Raporda, taş ocaklarının kirliliğe neden olduğu; halen çalışanların ruhsatları bitince ruhsatlarının yenilenmemesi ve taş ocağı açılacaksa Orhangazi’nin en az 5 km batısında açılması gerektiği, yazılmıştır.
Orhangazi’yi yönetenler o zamandan beri, insan sağlığını ve Nadir su toplama havzasını tehdit eden taş ocaklarını bölgeden uzaklaştırmamış ve halkı bu konuda aydınlatmamıştır. Rapordan sonra görev yapan bütün Belediye Başkanları ve yöneticileri bu suça ortak olmuşlardır. Halkın sağlığı ve temiz su hakkı, birilerinin ticari çıkarlarına feda edilmiştir ve halen edilmektedir.
Büyükşehir Belediyesi’ne kanunlarca verilmiş böyle bir görev bulunmadığından, özel şirketlerin yol ihtiyacının karşılanması, görevi kötüye kullanma suçunu oluşturur ve kamu zararı söz konusudur. Hürriyet Mahallesi halkının can ve mal güvenliği her şeyden önemlidir. Bunu gerekçe göstererek, halkın parasıyla halkın sırtından yeni yol yapılamaz. Bunun çözümü mevzuatta vardır, şirketlerin faaliyeti durdurulup, 6 ay süre verilip yeni yolu yapmalarının istenmesi gerekir.