“Tecrit Her Yerde!”

İnisiyatif “Seslerine ses veriyor ve artık yeter diyen herkesi ‘biz’ olmak için çağrımıza yanıt vermeye çağırıyoruz.”

Bugün Taksim Hill Otel’de “Leyla Güven Haklıdır Tecrit Kalkmalıdır İnsiyatifi” basın toplantısı ile kuruluşunu ilan etti.

Cezaevlerinde 300’ü aşkın tutuklu açlık grevini sürdürürken Leyla Güven’in açlık grevi de 103. gününde.

Taksim Hill Otel’de yapılan basın toplantısında ilk sözü HDP Milletvekili ve HDK Eşsözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit aldı.

Açlık grevinin yaşam riski başta olmak üzere çeşitli sağlık risklerini barındırdığını ifade eden Koçyiğit, “Açlık grevi eyleminin sonlanma koşulları sağlanmalı. Tecrit sürecinde aile, avukat ve heyet görüşmelerine telefon faks iletişimine de izin verilmiyor. Ada mutlak bir tecrit altında tutuluyor.” dedi. Her geçen gün savaşın tırmandırıldığı, kutuplaştırmanın arttığı ortak vatanda bir arada yaşamanın zorlaştığına vurgu yapan Koçyiğit, bu tecridin sadece Öcalan’a değil halklara yönelik uygulandığını kaydetti. “Tecridin kaldırılması talebinin yerine getirilmesi için devletin mevcut yasaları uygulaması, ek bir adım atmasına ihtiyaç yok. Bu açlık grevlerinin bitmesi için yeterli. İnisiyatif çeşitli yapılarla görüşmeler yaptı ve bundan sonra da yapmaya devam edecek. Temel amacı açlık grevinde bulunanların taleplerinin bir an önce kabul edilmesi ve yaşam haklarının korunmasıdır. Bu talebin arkasında milyonların sessiz çığlığı, vicdani, ahlaki değerler vardır.” diyerek kamuoyuna “Gelin yan yana duralım, birlikte hareket edelim. Başta İmralı tecridi olmak üzere bütün tecridi kıralım” çağrısı yaptı.

Basın toplantısında inisiyatif bileşenleri de söz alarak tecridin sadece tutsaklara değil ülkemizde haklarını talep eden işçilerden demokrasi mücadelesi yürütenlere herkese uygulandığını ifade ettiler.

Basın toplantısında inisiyatif adına okunan açıklamada;

“Tanzim satış kuyruklarında etrafımıza dizilen bariyerler bizi nelerden ayırır?

İş-Kur önlerinde bekleşen binlerce işsizi diğerlerinden ayıran nedir?

Çocuğuna bir parça ekmek için çırpınan anneleri, atanamayan öğretmenleri, yaşa takıldığı için emekli olamayanları, fabrikanın dört duvarı ile evin dört duvarı arasında gidip gelenleri birbirinden ayıran nedir ya da?

Grev çadırında işini ve ekmeğini isteyenleri, mesela bir yıla yakın bir zamandır Flormar önüne kurduğu çadırda direnen işçileri duvarın öte yanındaki arkadaşlarından ayıran ya da kadınların her tarafı saran erkek egemen kültürün yarattığı şiddet, taciz ve tecavüz tehdidiyle yaşam alanlarını daraltan şey nedir peki?

İşte Leyla Güven başta gelmek üzere yüzlerce insan bu sorulara yaşamları pahasına yanıt veriyorlar açlık greviyle. ‘Bu tecrit hepimize’ diyor ve bedenlerini açlığa yatırarak canları pahasına insanlık onurunu ayağa kaldırmak ve etrafımıza örülen görünür görünmez tüm duvarları yıkmak için direniyorlar.

Bunun için ‘Talepleri talebimizdir’, bunun için ‘Mücadeleleri mücadelemizdir’, bunun için ‘İradeleri geleceğimizdir’ diyoruz.

Seslerine ses veriyor ve artık yeter diyen herkesi ‘biz’ olmak için çağrımıza yanıt vermeye çağırıyoruz.” ifadelerine yer verildi.

İnisiyatif bileşen temsilcileri bu hafta Leyla Güven’i Diyarbakır’da bulunan evinde ziyaret edip yapılacak çalışmalara dair açıklama yapacak.